– MHP İzmir Milletvekili Osmanağaoğlu, “İzmir en az 5 yılını Soyer ile kaybetti.”
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreter Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, “İzmir’de Yaşanan Grev Hadisesine İlişkin” yazılı basın açıklaması yaptı.
Açıklamasında, İzmir’in yıllarca, CHP’nin İzmir’den öç alan belediyecilik anlayışının pençesinde can çekiştiğini belirten Osmanağaoğlu; “CHP’nin günü atlatmayı merkeze alan belediyecilik anlayışına Tunç Soyer’in vizyonsuzluğu, beceriksizliği, müsrifliği ve vurdumduymazlığı da eklenince İzmirlinin çilesi katlanarak artmıştır.” Dedi.
Osmanoğlu, İzmir belediyesinin kaynaklarının har vurup harman savurulduğunu, İzmirlinin kaynaklarını fütursuzca ziyan edildiğini, bununla da yetinmeyip borç rekoru kıran İzmir Büyükşehir Belediyesinin iflasın eşiğine getirildiğini, İzmirlinin geleceğini ipotek altına aldıran Tunç Soyer’in İzmir’i tunç devrine geri götürmeye kararlı gözüktüğünü iddia etti.
İzmir’de yaşanan sorunların kaynağının Tunç Soyer’in kabiliyetsizliği olduğunu belirten ve İzmir en az 5 yılını Soyer ile kaybettiğini iddia eden Osmanoğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi;
“Seçim vaatleri arasında olan projelere başlamak bir yana mevcut dinamikleri çalıştıracak kabiliyetten dahi yoksun Soyer’in güne başlamadan önce “Bugün İzmirliye nasıl zulmedebilirim” diye düşündüğüne artık hiçbir şüphe kalmamıştır.
Son olarak; İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı İzmir Metro A.Ş. çalışanları ile 27 Şubattan bu yana sürdürülen görüşmelerden uzlaşma çıkmamış, çalışanların talepleri “kaynak yetersizliği gerekçe gösterilerek” karşılanmamış ve göz göre göre İzmirli mağdur edilmiştir.
İşin ilginç tarafı garip tavırlarıyla gündemden düşmeyen Soyer’in işçilerin hakkını vermek yerine sosyal medyadan yaptığı paylaşımla “sorumluluklar, zorunluluklar ve ekonomik gerçekler” diye top çevirmeye çalışmış, günün sonunda onu da becerememiştir.
Tunç Soyer’ e soruyorum:
Belediye şirketlerine; KHK ile ihraç edilen terör örgütü sempatizanlarını üst düzey yönetici olarak atayıp yüksek maaşlar vermek sorumluluk alanına giriyor da emekçiye hakkını vermek mi sorumluluk alanına girmiyor?
Saçma sapan konuşmalar yapmak için milyonlarca lira kaynak ayrılarak, yandaş sanatçılara para akıtmaya kaynak bulunuyor da, sıra emekçinin hakkını vermeye gelince mi kaynak bulunamıyor?
Saltanat sefası sürerken vereceği resepsiyonlar için gemiler kiralamaya kalkmak zorunluluktu da emekçinin hakkını vermek mi zorunluluk olmuyor.
Sorun ne sorumluluk ne zorunluluk ne de ekonomik gerçeklerdir. Sorunun kaynağı Tunç Soyer’in kabiliyetsizliğidir. İzmir en az 5 yılını Soyer ile kaybetmiştir. İzmirlinin kaybedeceği bir güne daha tahammülü kalmamıştır. İzmirli, İzmir’e sevdalılarla hasretle kucaklaşmayı beklemektedir. İnşallah bu kucaklaşma Mart 2024’te gerçekleşecek, İzmirli kendisine biçilen makûs talihi değiştirecektir.”